28 Temmuz 2016 Perşembe

Pişmanlıklar Listesi!


Nereden aklıma geldin bilmiyorum bu gün. Önümde kırmızı dosyam, açıyorum mektuplarımı. Mektuplar yazıldığı sırada liseye yeni başlamıştım. Şimdi son sınıfa başlayacağım.. Bazı şeylerin sonundayım. Neyse, mektuba bakalım. Bir sen varsın, eskimiş bir sen.. Ve üstünde parmak izlerim. Sayfalar dolusu atılmış tarihler görüyorum. Gecenin hiç bilinmeyen saatlerinde yazılmış mektuplar.. Bazıları bir iki cümle sürmüş. Bazıları bir iki sayfa.. İlk görüşte aşk olmuş benimkisi. Bakıyorum da seni gördükten sonra ilk göz kırpışımda özlemeye başlamışım. Mektupta yazıyor sevgili, hissetmiyorum yanlış anlama. Üç beş kavram saymışım buraya, seni onlardan bile çok sevdiğimi yazmışım. Yazık, pişmanlığımı dile getiremiyorum. İmkansızmışsın sanırım o zamanlar, burada öyle yazıyor. Seni ulaşılmaz sanan birkaç cümle işte, boşver. Bir güzel itiraf etmişim seni sana, ama diyorum ya yazı, o zaman o yürek yok bende. Söz yok, ses yok sevgili. Neden mi? P a r ç a l a m ı ş s ı n!
                              
Arka sayfayı çeviriyorum. Birkaç eşya var burda. Bir otel odasından kalma kibrit çöpleri, çizilmiş bir kapı kilidi, kağıt mendil. Ve tabiki ortadan ikiye yırtılmış fotoğrafın.. Konuşuyormuşuz o zamanlar. Ben kafama seni koymuşum, sama yönelmişim. Seni kaybetmekten korkmuşum. Şu cümlemin çaresizliğine bak sevgili: 'Seni bir gün bile görmesem günüm kötü geçiyor, sıkıntılarım başlıyor ve dinlediğim müziklerin ritmi yavaşlıyor.'
Dinlediğim müzikleri bile rahat bırakmamışsın.
'Seni rahatsız ettiğimi düşünüyorsun. Sana şuan birlikte olmamamız için binlerce sebep sayabilirim ama hiçbiri umrumda değil.' Seni seviyormuşum.
Senden uzak durmaya çalışmışım. 'Bugün hayatımın dönüm noktası olacak. Asla eskisi gibi olmayacak. Artık o şarkıları dinlemeyeceğim. Her yazışında güldüğüm o insan yok artık.'
Birkaç yer gözükmüyor mektubumda, sanırım ağlamışım. Mürekkep dağılmış kağıt parçasına. Ve tabiki tahmin ettiğin gibi senden vazgeçmemişim hatta hemen ertesi gün yeniden yazmışım. Bıkmamışım, bırakmamışım. 'Bunları yazarken fotoğrafını inceliyorum. En sevdiğim fotoğrafın. Mavi kazağın var yine üzerinde. O kadar çok yakışıyor ki.'
Mavi kazak..
Her baktığımda gökyüzünü gördüğüm, gözlerin mavi olmasa da öyle hissettiğim, yanımdan her geçişinde deniz sanıp boğulduğum o mavi kazak.. O kadar çok yakışıyor ki..
Mektupları okudukça sıkılıyorum artık biliyor musun? Neredeyse ezberlemişim hepsini. Ama sana söylemek istemiyorum. O zaman beni anlamak istememiştin, şimdi de anlama, bilme. Bir önemi yok.
Sadece lakabının 'DUVAR' olduğunu bil sevgili. Nedenini sorma, boşver. İki sene boyunca şairi olmayı hedeflediğim şiiri paylaşmak istiyorum seninle.. Şairi başka, şiir bambaşka.
DUVAR
Düşündü.                                                                                                                            Sonra, biraz daha düşündü.                                                                                         Baktı ki, olacak gibi değil,                                                                                               Salıverdi enginlere..                                                                                                                    Sırtını yasladığı duvarlar kadar soğuktu                                                                        Elleri..                                                                                                                                         'Anladım' dedi..                                                                                                                                   Duvarın dibine gelmek                                                                                                         Buymuş demek ki..                                                                                                         
Duvar'ın dibindeyim sevgili. Yıpranmış kağıt yığınlarının arasından çıkarıyorum şimdi kara kaplı defterimi. Anlatmıyorum kimseye, anlatmayacağım. Ne seni, ne de seninle tanıştığım o lanet geceyi.. Açıp okuyorum sadece..         

Devamı gelecek..                                                                   

2 yorum: